DİĞER
“Gelenek icat etme ve kültürel formları koruma noktasında zannedildiği kadar 'muhafazakâr' olmayan bu topluluk nasıl oluyor da sanat ve edebiyatta yüz yıldır aynı temanın etrafında dönüp durabiliyor? İcat ettiğimiz en temel geleneğin şiddet, çürümüşlük, yozlaşma ve linç kültürü (bu bir kültürse?) etrafında toplanması bize ne söylüyor?”
"Tanzimat’la beraber geldiğini kabul ettiğimiz heteronormatif ilişkilerin pratikte dışına çıkmayı başarabilmiş ve geç 19. yüzyılın iki queer şairi Çivizade Galip ve Mehmet Celal’in aşkları, yaşamları ve çarpıcı ölümleri..."
"Ben sanki bütün sevdiğim şeyleri okudum, sonra oturdum yazdım gibi oldu. Tam anlamıyla rahatlama duygusuyla yazdım Armağan’ı. Artık hiçbir şeye yetişememe duygusu yaşamıyorum. Hayatımda hiç bu kadar rahata ve huzura erdiğim bir nokta olmadı."
Adalet Cimcoz soruyor: "Peride Celal güzel bir kadın mı?" Ve devam ediyor: "Bilmiyorum. Mesela çok kıvırcık, inatçı saçları var. Alaycı bir ağzı, zeki bakışlı gözleri… Belki teker teker bunları tarife kalkışsam güzel bulmayabilirsiniz."
Selim İleri: Bir fanusun içindeyim, doğru fakat hiçbir şekilde koruma altında olduğumu söyleyemem. Hiçbirimiz söyleyemeyiz...
Hikâye Külliyatı adlı kitapçık serisinde yayımlanan, Serdar Soydan tarafından Latin harflerine aktarılan "İşin İç Yüzü" hikâyesi ilk kez K24 Evvel Zaman sayfalarında...
Bir “siyasî iktidar”ın bir “kültür” yaratması kolay değil ama varolan kültüre müdahale etmesi, bir şeyleri durdurması, yasaklaması buna kıyasla çok daha kolay. AKP’nin de “kültürel hegemonya” arayışında dönüp dolaşıp geleceği yer burasıdır
Celâl Üster'in “Anılar, Eleştiriler, Söyleşiler” alt başlığıyla okurla buluşacak Bir “Çevirgen”in Notları kitabında Mamak Askerî Cezaevi'ndeki günlerine yer verdiği bölüm, K24 okurları için Tadımlık sayfalarımızda...
Evet, bugün "hâlâ" mümkün mü ve neden olmasın diye sormak istiyoruz, o gemiyi beklemeye ama umutla beklemeye devam etmek istiyoruz...
Celâl Üster: Sanat servislerini bir lüks olarak gören gazeteler, gündemin yoğunlaştığı durumlarda kültür sayfalarına “ilk kurtulunması gereken safralar” olarak bakar
Celâl Üster: Türkiye dünyaya kapanırken, dünyayı dışlarken, çevirmenler dünyanın zenginliğini bu ülkeye taşımakta direniyorlar…
Elli yıllık çeviri emeğinin içinde onlarca edebiyat çevirisi var Üster'in; kuşkusuz ilk akla gelen Borges, Hašek, Orwell... Öte yandan gazetecidir, uzun yıllar Cumhuriyet gazetesinde yöneticilik yapmıştır
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık